55 kişiye mezar olmuştu: İki yıldır deliller bile toplanmadı

6 Şubat depremlerinde Hatay’ın Kırıkhan ilçesi Kurtuluş Mahallesi’nde bulunan Kupik Apartmanı’nın yıkılması sonucu 55 kişi hayatını kaybederken 8 kişi de yaralanmıştı.

Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı, arsa sahibi ve müteahhit Ziyadin Kupik ile tadilat projesi statik hesap proje müellifi inşaat mühendisi Nezir Günay hakkında “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan dava açmıştı.

Kırıkhan Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen ilk duruşmaya, depremde yakınlarını kaybeden aileler, tutuksuz sanık Ziyadin Kupik ve taraf avukatları katıldı. Tutuksuz sanık Nezir Günay ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada ilk olarak müteahhit Ziyadin Kupik’e söz verildi.

“KOLON KESİLDİĞİNİ DEPREMDEN SONRA DUYDUM”

Tutuksuz sanık Kupik, binanın olduğu yerin Kırıkhan Belediyesi’nin yeri olduğunu, belediye onayıyla başladığını vurguladı.

Belediyenin müteahhitliğini yaptığını, yüzde 75 kendisine geri kalan kısmının belediyeye ait olduğunun belirten Kupik, “Altı daire belediyeye verdim. Belediye kontrol etmeden hiçbir şey yapmaz. Binanın kolonlarının kesilmesine dair bilgim yok. Binaya yapılan çatı hakkında da bilgim yok. 2003’e kadar hiç dairem kalmadı orada” diye konuştu.

Binayı inşa ederken her şeyi fazlasıyla yaptıklarını, kolon, malzeme olarak dayanıklı yaptığını ileri süren Kupik, “Ben 1980’den beri müteahhitlik yapıyorum. Binanın altında Kimpaş Market tarafından kolon kesildiğini depremden sonra duydum. Gözlerimle görmedim. Suçsuzum, beraatimi talep ediyorum” diyerek kendini savundu.

“İNŞAAT MÜHENDİSİ KONTROL ETMİŞ”

Özat, Kırıkhan’da çalıştığı hiçbir binada yıkım olmadığını, bu binanın da neden yıkıldığını bilmediğini belirterek, “Binanın dört tarafı perde beton, taşıyıcı kolonlar da var. Çimento harcında çimento yoktu. İnşaat devam ederken herhangi bir kat ekleme olmadı. Apartmanın niye yıkıldığını bilmiyorum” dedi.

“BİNA DEPREMDEN ÖNCE GİTMEYE BAŞLADI”

Kupik Apartmanı’nda yakınlarını kaybedenler duruşmada binada kolon kesildiğini söyledi. Müştekilerden biri arama kurtarma sırasında betonun elle kırıldığını, ufalandığını kaydederek, “Binanın yanından TIR geçse bina sallanıyordu. Deprem öncesi binada içe dönük esneme vardı. Biz parke döşemek istedik. İçe doğru gittiği için önce şap döküldü, sonra parke döşendi. Bina depremden önce de gitmeye başladı” diye konuştu.

Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 11 Temmuz’a erteledi.

“İKİ YILDIR DELİLERİ TOPLAMAKTAN ACİZLER”

Kupik Apartmanı’nda yakınlarını kaybedenler, duruşma sonrasında Kırıkhan Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.

Müştekilerin avukatı Bülent Akbay, bugün bir kez daha siyasi anlamda güçlü insanların korunduğunun göründüğünü ileri sürerek, yargı mensuplarının suçluların avukatı gibi davrandığını kaydetti.

Akbay, kolon kesmeye ilişkin çok somut deliller olmasına rağmen ifadesi alınsın taleplerinin reddedildiğini belirterek, “Müteahhit ilkokul mezunu olduğu halde bu binaları, tabutlukları yapmış. Rant uğruna insanlar ölüme sürüklendi. Enkaz, deliller orada duruyor. Ancak iki yıldır bu delilleri toplamaktan aciz bir durum var. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı” dedi.

Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, Kupik Apartmanı’nın 1997 Deprem Yönetmeliği şartlarına uygun yapılması gerekirken; malzeme dayanımlarını, kuvvetli kolon ve kesme güvenliği hesaplarını yapmadan, zemin etüdü hazırlamadan hesapların yapıldığı kaydedildi. İddianame ayrıca yönetmeliklere uygun olmayan statik proje ve hesaplarını onaylayarak inşaatın yapımına izin veren, yapının usulüne uygun olmayan tadilat ruhsatını onaylayan Kırıkhan Belediyesi Başkanı İsmail Turan’a da kusur atfedildi. Öte yandan Turan’ın 2020 yılında yaşamını yitirdiği için kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verildi.

Related Posts

Malezya-İran mahkum takası: 88 kişi ülkesine gönderildi

İran resmi haber ajansı IRNA, Adalet Bakanlığından yapılan yazılı açıklamayı yayımladı. Açıklamada, “Malezya’da hapis cezasına çarptırılan 88 İran vatandaşı, iki ülke arasında imzalanan mahkum nakli anlaşması doğrultusunda, cezalarının kalan kısmını …

Hindistan Pakistan savaşını 6 yıl önce satır satır yazmışlar: ‘Nükleer kış Türkiye’yi doğrudan etkiler’

Güney Asya’da gerilim, küresel bir felaketin kıyısına dayandı. Hindistan ile Pakistan arasında haftalardır tırmanan çatışmalar, sınır ötesi füze saldırılarıyla sıcak savaşa dönüştü. Dünya nefesini tutarken, en büyük korku ise nükleer silahların devreye girmesi. İki ülkenin toplamda 300’e yakın nükleer başlığa sahip olduğu bilinirken, olası bir nükleer saldırı sadece bölgeyi değil, iklimi, tarımı ve güvenliğiyle Türkiye dahil tüm dünyayı etkileyebilir.

İstanbul’un göbeğinde silahlı saldırı: Otomobile kurşun yağdırdılar

İstanbul’da park yerinden çıkan otomobile düzenlenen silahlı saldırı sonucu 1 kişi yaralandı.

Putin ile Netanyahu ‘Dünya Savaşı’nı görüştü

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile telefonda görüştü. Putin ve Netanyahu’nun görüşmede, İkinci Dünya Savaşı ile ilgili “tarihi tahrif” girişimlerine karşı koyma konusundaki kararlılıklarını dile getirdikleri belirtildi.

İzmir Havalimanı’nda yolcunun valizinde ele geçirildi

İzmir’de polisin 2 ilçede düzenlediği operasyonlarda, havalimanında kontrol edilen 1 valizde diş macunu tüplerine gizlenmiş, 5 ayrı döneme ait olduğu değerlendirilen toplam 130 sikke, 32 obje ve 2 altın yüzük ele geçirildi. Gözaltına alınıp adliyeye sevk edilen 5 şüpheliden 1’i tutuklandı.

Nükleer savaştan korkulurken Hindistan Pakistan’ın suyunu kesti

İki nükleer güç Hindistan ve Pakistan arasında gerilim sürüyor. Hindistan, Pakistan’ın can damarı Indus Nehri’ni besleyen Baglihar barajından su akışını durdurarak misillemede bulundu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir