Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, genel seçimler sonrasında uygulanan para ve maliye politikalarının etkisiyle Türkiye ekonomisinin olumlu yönde ilerlediğini belirterek, “Ekonomi yönetiminin attığı adımlar piyasalara güven vermeye, buna bağlı olarak yabancı yatırımlar artmaya başladı.” ifadesini kullandı.
Baran, yaptığı yazılı açıklamayla 2023 yılını değerlendirdi, 2024’e ilişkin öngörü ve beklentilerini paylaştı.
Kovid-19 salgınının ardından küresel ekonominin toparlanmaya çalışıldığını ancak Rusya-Ukrayna Savaşı ve tedarik zinciri sorunlarının dengeleri etkilediğini bildiren Baran, sıkılaştırılan para politikalarının küresel ekonomiyi yavaşlattığını, iklim değişikliği gibi faktörlerin dünya genelinde sorunlara yol açtığını kaydetti.
Baran, 2023’ün Türkiye için önemli bir yıl olduğuna işaret ederek, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Hevesle başladığımız yıl, 6 Şubat’taki depremle hepimizin yüreğini paramparça etti. Yüzyılın felaketini yaşadık. Deprem, ekonomimizi de ağır şekilde etkiledi. Bu yıl genel seçimlerin ardından gerçekleştirilen para ve maliye politikası değişiklikleriyle Türkiye ekonomisi olumlu yönde ilerledi. Merkez Bankası, para politikasını sıkılaştırırken faizleri yükseltti. Ekonomi yönetiminin attığı adımlar piyasalara güven vermeye, buna bağlı olarak yabancı yatırımlar artmaya başladı. Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında öne çıkarak, büyüme performansını sürdürdü. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılını, ‘coğrafyamızda yaşanan tüm olumsuz tabloya ve yüzyılın deprem felaketine rağmen Türkiye bölgesinde her zaman bir güven adası olarak varlığını sürdürmeye devam edecektir’ mesajı vererek tamamlıyoruz.”
Gelecek yılın öncelikli hedefin enflasyonu düşürmek olduğunu vurgulayan Baran, bu süreçte yaşanabilecek risklerin de geçici zorluklar olarak değerlendirilmesi gerektiğini anlattı.
Baran, 2024’te üyelerin sorunlarına çözüm üreterek sektörel gelişimlerini destekleyeceklerini belirterek, şu ifadelere yer verdi:
“ATO olarak ulusal ve uluslararası rekabet gücünü artırmak amacıyla çeşitli faaliyetlere devam edeceğiz. Bu faaliyetler arasında fuar ve organizasyon takibi, kayıt dışı ekonomiyle mücadele, genç ve kadın girişimcilerin desteklenmesi, ödül törenleri düzenlenmesi, ticari uyuşmazlıkların çözümü için arabuluculuk hizmetleri, mesleki yeterlilik çalışmaları, ulusal ve uluslararası işbirlikleri, yurt dışına direkt uçuşların arttırılması gibi konular yer almaktadır. Ayrıca sağlık turizmi, marka bilinci oluşturma, turizm potansiyeli tanıtma, iklim değişikliğiyle mücadele, sürdürülebilir kalkınma ve yeşil dönüşüm destekleme gibi alanlarda da çalışmalar yapacağız. Türkiye Yüzyılı’nda dünyanın dört bir yanında ‘Made in Türkiye’ damgalı ürünlerimizin yer almasını hedefliyoruz.”
